22 Mayıs 2016 Pazar

Kuran Ahlakı İnsanlardaki Şefkatsizliği ve Merhametsizliği Ortadan Kaldırır

Şefkatli ve merhametli olmak Allah'ın bir sıfatı olduğu gibi, O'nun kullarından da istediği bir ahlak özelliğidir. Kuran'ın pek çok ayetinde müminlere şefkatli ve merhametli olmaları öğütlenir.
Kişinin Allah'ı hoşnut etmek, Rabbimizin seçip beğendiği dini yaşamak gibi bir amacı olmadığında güzel ahlaklı olmak için de bir çabası olmayacaktır. Dolayısıyla bu kitapta baştan beri anlatılan her türlü kötü ahlak özelliğini göstermekten de çekinmeyecektir. Dinsiz toplumda şefkatsizlik her alanda ve herkese karşı ortaya çıkar. Böyle bir insan, diğer insanlara olduğu gibi, en yakınlarına, annesine, babasına, ninesine, dedesine, kardeşlerine, akrabalarına dahi şefkatsiz davranabilir. Onların hatalarına ya da insani kusurlarına sinirlenip, azarlayıp kırıcı davranabilir. Şefkat gözüyle bakmayı bilmediği için yapılan her tavır bu insanı kızdıracaktır.
Bu tür bir insan fakir veya düşkün insanlara da hiç merhamet etmez. Çünkü anlık ya da günlük çıkarları herşeyden önemlidir. Böyle bir anda başkalarını düşünmesi söz konusu olmaz. Elbette bu insanların da kendilerine göre şefkat anlayışları vardır ama çarpık bir anlayıştır bu… Örneğin yoldaki dilenciye acırlar, bunu büyük bir merhamet göstergesi olarak kabul ederler ama asıl çok daha vicdanlı davranılması gereken, hatta bizzat kendilerinin fedakarlık yapmalarını gerektiren bir durumda kendi çıkarlarının zedelenmemesi için kayıtsız kalırlar. Örneğin önlerinde ciddi bir trafik kazası olsa durup, yardım etmek istemezler. Bunun için kendilerince pek çok sebepleri vardır. Tüm günleri mahvolacak, hastaneye gitmek için para ve zaman harcamaları gerekecektir.
Ayrıca tanımadıkları bir kişi için böylesine uğraşmak, onu taşımak, fedakarlık yapmak çok anlamsızdır. Çünkü bunun karşılığında bir kazançları olmayacaktır. İşte din ahlakının yaşanmadığı bir toplumda böyle örneklere sık sık rastlamak mümkündür. Bu insaniyetsiz tavırların yok olması ise ancak Kuran ahlakının eksiksiz olarak yaşanmasıyla mümkündür. İnsanların birbirlerine karşılıklı olarak şefkat ve merhamet hisleri beslemesi, güzel tavırlar gösterme konusunda şevk içinde olmaları ancak din ahlakının sağlayabileceği bir güzelliktir. Ama şunu da belirtmek gerekir ki, toplum içinde istisna kişilerin böyle üstün bir ahlakı yaşaması yeterli değildir. Ya da insanların bazı olaylar karşısında güzel tavırlar gösterip, bazılarında ise Kuran'a uygun olmayacak şekilde davranmaları, bazı kötülüklerden prensip olarak kaçınıp, bazılarını hiç düşünmeden yapmaları ile de istenen ortam oluşmaz. Gerçekten huzurlu bir toplum hayatının varlığı, bireylerin toplu olarak Allah'ın emrettiği gibi Kuran ahlakını yaşamaları ve karşılıklı özveride bulunabilen bir ahlaka sahip olmalarıyla mümkündür.
üzgün insanlar
Fakirlik
Kuran ahlakını eksiksizce yaşayan toplumlarda insaniyetsiz, merhametsiz, zalim tavırların hiçbirine rastlanmaz. Yaşlılar, çocuklar, ihtiyaç içinde olanlar, yoksullar korunup kollanırlar. Bu görüntüler Kuran ahlakından uzak bir yaşamın sonuçlarıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder